Tamamlayıcı beslenme bebeklerin 6. aydan itibaren anne sütü veya devam sütüne ek olarak yetişkin yemekleriyle tanıştırılması ve bebeğin sindirim sisteminin yetişkin yemeklerine uyumlanmasını sağlamaktır.
Tamamlayıcı beslenme için farklı yaklaşımlar vardır;
1. Klasik Yöntem:
Bebeği, bakım verenin kaşıkla beslemesi ve ilk pürüzsüz sıvı sonrasında pürüzsüz püre, pütürlü püre ve normal gıdaya kadar adım adım ilerlemesidir. Yüzyıllardır bu yöntem uygulanmaktadır.
Avantajları:
Bebeğin besin alımı ölçülebilir, neyden ne kadar yediği bilinen bebeğin öğününde eksik kalan besinler sonraki öğününde yeniden bebeğe yedirebilir. Yani gelişim geriliği görülme riski çok düşüktür.
Boğulma riski düşüktür. Beslenme, bakım verenin kontrolünde olduğu için kaşıkla bebeğe verilen miktar kontrol altındadır ve bir sonraki lokma için bebeğin ağzındaki yemeği yutması beklendiği için boğulma riski çok azdır.
Dezavantajları:
Bebeğe her yemek karıştırılıp verilirse bebek besinlerin ayrı ayrı tadını alamayacağı için damak tadı oluşmayabilir ve karışık bir sebze çorbasını içebiliyorken sebzeleri ayrı ayrı yemeyi reddedebilir.
Bebek zamanında sıvıdan, püreye, püreden de katı besine geçirilmezse sonrasında katı gıdaya geçmesi zor olabilir. Bilişsel düzeyi arttığı için katı besini yutamayacağından korkup sadece sıvı besin isteyebilir.
Bebeğe zamanında katı gıda verilmezse çiğneme yetisinde gerilik görülebilir. Bu durumu çözmek için uzman desteğine ihtiyacınız olabilir.
Bu yöntemle beslenen çocuklarda obezite blw yöntemine göre daha sık görülmektedir.
2. BLW (Bebek Liderliğinde Beslenme):
Bebeğe püre ve çorba yedirmek yerine besinin bebeğin önüne konulması (yoğurt, parmak gıda gibi güvenli besinler) ve bebeğin bu besinlerin kokusunu, tadını öğrenerek ve motor gelişimini güçlendirerek ilerlemesidir. BLW yönteminde bebekler aileyle sofraya oturur ve karıştırılmamış (blenderden geçirilmemiş) besinleri kendileri seçerek istedikleri miktarda, istedikleri sürede ve hızda yerler. BLW yöntemi sezgisel beslenme ve yeme farkındalığının temelini bebeklikte atılmasıdır.
Avantajları:
Bebeğin damak tadı oluşur, her besini ayrı ayrı inceleme, koklama, tatma ve yeme fırsatı bulduğu için besinlerle arası güçlenir.
Özellikle parmak gıda dediğimiz bebeklerin elleriyle tutabilecekleri boyut ve dokudaki besinler bebeğinizin zeka gelişimine de çok büyük katkı sağlamaktadır.
Bebek ilgi duyduğu kadar yediği için ilerleyen dönemde obezite görülme riski düşüktür.
Dezavantajları:
Besinleri bebek tercih ettiği ve istediği kadar yediği için bu modelde makro ve mikro besin öğesi yetersizlikleri görüşebilmektedir. BLW modeline tercih edilen besinler genelde buharda pişmiş parmak şeklinde kesilmiş sebze ve meyvelerdir. Bu besinlerin demir içeriği düşük olduğu için bu yöntem demir eksikliği açısından risk oluşturmaktadır.
Bebeğin boğulma riski yüksektir. Bakım veren kişi bu beslenme modelinde bebeğin önünde yiyecek varken gözünü bebekten kesinlikle ayırmamalı ve bebeğin ağzına götürdüğü besin miktarını hep kontrol etmelidir.
BLW yöntemi, bebek ile besin arasında güçlü bir etkileşim kurmayı amaçlar bu nedenle bebek önündeki yemeğe ilgisini kaybedene kadar bu öğün bitmemiş demektir. Yani bebeğiniz 45 dk – 1 saat mama sandalyesinde durabilir ve bu süreçte çok az miktarda yemek yiyebilir.
Bebeğin besinleri tanıması temel amaç olduğu için bebek, besinlere oyuncak gibi davranıp eliyle ezebilir, sandalyesine veya yere fırlatabilir veya üstünü çok kirletebilir. Bu nedenle öğün sonrasında temizlemesi uzun ve yorucu bir mutfakla baş başa kalabilirsiniz.
Bu yöntem her ne kadar 20 yıldır konuşuluyor olsa da hala büyük sağlık otoriteleri tarafından (Dünya Sağlık Örgütü, Amerikan Pediatri Akademisi gibi) hakkında bir yönerge oluşturulmamıştır ve öneriler arasına alınmamıştır.
3. BLISS (Bebek Liderliğinde Katı Besinlere Geçiş):
BLW'nin olumsuz yönlerini azaltmak için geliştirilen modifiye BLW yöntemidir. Bu yöntemin temel farkı bakım veren kişiye BLW eğitimin verilmesi, her öğünde yüksek enerji ve demir içeren besinlerin verilmesi ve boğulma riskini artıran besinlerin öğünlerden çıkarılmasıdır. Bir bakıma iki yöntemin birleştirilmesinden oluşmaktadır. Farklı besinleri bebeğe önermek bu yöntemde önemlidir. Her öğünde bebeğin önüne 3-4 farklı çeşit besin konulmaktadır. Bu yöntem haşlanmış meyve ve sebze çubuklarına ek olarak demirden zengin olan et şeritleri ve minik köfte parçaları ve katı yumurta sarısı da içermektedir.
Avantajları:
Yukarda BLW için sayılan bütün avantajları içerir, buna ek olarak demir eksikliği riski düşüktür.
Bebeğin besinleri ailenin yediklerine daha yakındır bu nedenle gelişimi ve yetişkin beslenmesine geçişi daha kolay olur.
Dezavantajları:
Makro ve mikro besin alımı BLW modelinde olduğu kadar olmasa da klasik yönteme göre fazladır. Aynı durum boğulma riski için de geçerlidir.
Bu yöntem şu an uzmanların bir fikir olarak ortaya attığı bir yöntemdir ve hakkında yapılan bilimsel çalışma sayısı yok denecek kadar azdır. Bu nedenle uzun vadeli sonuçları ve bebeğin gelişimine katkısı bilinmemektedir.
Sonuç olarak; her bebeğin gelişimi kendine özeldir ve her beslenme yöntemi her bebeğe uygun değildir. Tamamlayıcı beslenmeye geçişte bebeğinize hangi beslenme türünün veya türlerinin uygun olduğunu çocuk doktorunuza veya çocuk diyetisyeninize danışabilirsiniz.
Eğer bebeğin gelişimi seyrinde ilerliyorsa tamamlayıcı beslenmeye 6. ayda yoğurt ile başlayıp sebze çorbası ve pürelerle devam edip 8. aydan parmak gıdalar ile kendi kendine yeme yöntemi günün bazı öğünlerinde bebeğin beslenmesine dahil edilebilir. Bu şekilde yeterli besin öğesi alımı sağlanacak ve bebeklerin de besinlerle etkileşimi artacak ve gelişimi desteklenecektir.
Randevu almak için tıklayınız.
UYARI: Bu makale yalnızca bilgilendirme amaçlı yazılmıştır. Beslenme tedavisi kişiye özeldir. Hangi diyet türünün sizin için uygun olduğuna tıbbi durumunuz, beslenme şekliniz, sosyal yaşantınız vb. daha birçok etken göz önünde bulundurularak bir Beslenme uzmanı (Diyetisyen) tarafından karar verilmelidir.
コメント